02 Haziran 2016, Perşembe
saat: 15:52


''Birlikte Dünyayı gezecek, tercihen erkek yol arkadaşı aranıyor.

Aranan Özellikler:

* Derdini anlatacak kadar İngilizce bilmek.
* Olası anlaşmazlıklarda orta yolu bulacak hem kararlılığa hem de uyuma sahip olmak
* Yaşanan aksaklıklar yüzünden hemen modu düşüp surat asan bir tip olmamak.
* Gerekirse hostelin bir odasında 9 farklı kişiyle uyuyabilecek kadar konforuna düşkün olmamak
* Gerekirse sabah 5'teki otobüse yetişmek için erken kalkabilecek kadar tembel olmamak
* Gerekirse kilometrelerce yol yürüyebilecek kadar sportif olmak
* Dünyayı gezmekten anladığı karı, kız, alkol, uyuşturucu; velhasıl partilemek olmamak.

Müracaat: Clementine merkez ofisi.''

diye ilan veresim var. Ahah!


Kafamda deli planlar. Diyorum ki, bir süre sonra, mesela Nisan 2017'de istifayı basayım. Elime geçecek bir miktar parayı kenara koyayım. Biraz takıldıktan sonra evi eşyalarıyla birlikte kiraya verip Güney Amerika'ya gideyim. Kah o şehir kah bu şehir derken 3 ay kadar gezdikten sonra daha önce araştırıp kaydolduğum İspanyolca kursuna başlayayım. Böylece ülkede kurs bitene kadar takılabilirim. Sonrasına da zamanı gelince bakayım. Belki çok güzel şeyler olur. Belki olmaz. Baktım ki 1 senenin sonunda bütün param suyunu çekmiş, ben de bir halt becerememişim; atlayıp ülkeye döneyim. Hiçbir şey kazanamazsam, kazandığım tecrübe, ''En azından denedim.'' cümlesi ve bizzat lokal halktan öğrendiğim İspanyolcam yanıma kar kalır.

Peki ne kaybederim? Bir miktar paramı ve şu andaki mevcut işimi.

Denemeye değmez mi?

Kadın başına yapabilir miyim bunu, gerçekten bilmiyorum. Nasıl bir ortamın içinde olacağımı öngöremiyorum. Keşke buradaki bütün hayatını en azından 1 yıl boyunca dondurmak isteyen bir yol arkadaşı bulsam da, birlikte manyak gibi ordan orayı gezsek, ki bilen bilir, nefis bir yol arkadaşıyımdır. 1 senenin sonunda da kim ne istiyorsa onu yapsa. Olmuyor mu öyle?


Mea olsa şimdi der ki; tek başına yapmalısın. Di mi la?



istanbul
hosting