15 Mayıs 2018, Pazartesi
saat: 02:51


zaman olmuş.

hadi kişisel gelişimimden bahsedelim.

zaman zaman kendi içimi dinlemeye çalışıyorum ve her seferinde de kendime "lan sus" derken buluyorum kendimi. şekilli bir cümle oldu. kendi, kendime, kendimi. yine de ortamlarda kullanmam. aman.

gördüğün gibi bu, bardağın boş tarafı.

geçen zamanda ne oldu diyorsan, toplumda takdir gören başarılarımdan bahsedelim. sonunda bir şeye asıldım, tuttu galiba. ideal damat adayıyım yani şu an hemen hemen. taliplerimi bekliyorum. ehehe.

bu da bardağın dolu tarafı.

şimdi diğer tarafına geçelim.
geçmiyorum ya, vazgeçtim.

bardak nedir diye sorarsan, onun cevabı bende yok.

zaman zaman "sana 100 lira olur" döngüsünü hiç kıramayacağımı düşünüyorum. hani gider bir şey beğenirsin, 120 liradır da satıcı sana 100 olsun der. o an özel olduğunu hisseder gibi olursun da içten içe bilirsin ki aslında o şey herkese 100 liradır. mutlu olup gidebilirsin. senin elinde.

primal hissiyat en temiz seçenek gibi duruyor. odundan hallice bakış açımla vardığım nokta burası en azından. şey de patlatayım mı buraya? "cehalet mutluluktur."

yok be olum.

demeye çalıştığım şu kadar basit aslında: ne kadar ekmek, o kadar köfte.

gerisi hep geçmiş.

bitti.








o 100 lira hala elimde.
kurtulmak istiyorum
ama bırakamıyorum.





istanbul
hosting