06 Ağustos 2018, Pazartesi
saat: 06:07


Bugün sordu daha bana İ.:
-Bir şeyin mi var keyfin yok?
-Bunaldım, evdeyim bütün gün ondan, dedim.
-Peki ama sanki başka bir derdin var, dedi.
-Saçmalamakla yetindim.

Haklıydı çünkü. Fazlasıyla haklıydı çünkü, bir şey diyemedim, sadece saçmalamakla yetindim. O da güldü geçti. O geçti de ben geçemedim. Haklıydı çünkü..
Yoruldum çünkü, tükendim; tükenmeyen inancımdan bitmeyen güvenimden, hiçbir zaman önüne geçemediğim duygularımdan, bedenime dokunan başka başka tenlerden, yoruldum 17 yaşımdan beri.. tam 10 sene.. tükendim gideni izlerken koltuğun ucuna yığılıp ağlamalarımdan.. avucumdaki gözyaşlarını toplayıp kalk canephore, kalk! demekten..
Yoruldum, tükendim.. dedim her seferinde dedim ama yapma bunu kendine, yapma! daha dört ay öncesinde yıktın bu şehri haykırışlarınla, çok ağladın kendine gelirken o hastane odasında, bu sondu artık yapma dedim, yapma! dinletemedim yine..
Yapamıyorum, yap-amıyorum. engel olamıyorum.. Tükensin istiyorum artık inancım, güvenim, yok olsun istiyorum duygularım, bedenim.. gün ve gün üzerine dokunan ellerden eriyen bedenim yok olsun istiyorum..
Sezgin Alkan çalıyor yine.. ılık bir hava var dışarda, sabaha karışmak üzere olan.. güneş doğunca her şey geçecekmiş gibi yine..
-geçecek-miş gibi..
miş gibi tadında yine her şey.. yine aynı soru, yine aynı üç harf.. yine aynı cevap..yine aynı yıkım..
Ağladım yine bu akşam çok ağladım çünkü.. bu anı yaşayacağımı bile bile üstüne bekleye bekleye.. alıştım çünkü bu sürece.. en kötüsü de bu işte.. yanacağını bile bile o ateşe yürümek.. daha da kötü olan o acıya bağımlı hale gelmek.. seni içten içe eriten o acıya bağımlı hale gelmek, vazgeçemediğin her saniye, her dakika, her saat..
Hayatım akıp giderken avuçlarımın içinden, dönüp de baktığımda ellerime, yüzüme, bedenime, ruhuma bir ben bulamamaktan korkmak hale gelmek..
Yok olsun istiyorum beni hep var eden duygularım, çünkü ben var olmak yerine giderek yok oluyorum..






istanbul
hosting