12 Eylül 2018, Salı
saat: 01:09


Kapiya baktigimizda bir dikdortgen goruyoruz. Ama kagida bir dikdortgen cizdigimizde kapiya benzemiyor. Kapinin bizim baktigimiz yerden goruntusune benzeyen bir sey cizebilmek icin gerekli perspektifi yakalamanin kosulu aslinda kapinin gozumuze yamuk gorundugunu kabul etmekten geciyor. Yani kapilarin dikdortgen oldugunu bilen aklimizin duzelttigi goruntuyu, oldugu gibi, yani yamuk gorebilme becerisinden... Felsefe de fikirler icin boyle bir ugras.

Yine Arendt'ten okudugum bir seyi ornek vereyim. Hume nedenselligi sorguladiginda esas olarak, <<her seyin bir nedene sahip olma zorunlulugu>>, <<bir seyin nedeninin kendinden daha ustun olmasi gerekliligi>> fikirleri, ve de <<dunya bir saat ustasi tarafindan yaratilmis tikir tikir isleyen bir saattir>> diyen metaforun kenarlarini olusturdugu mukemmel ucgenin bicimini bozuyor. Bu da daha sonra evrim teorisi, molekuler biyoloji ve yasamin en ustun deger olarak ortaya cikmasi gibi topyekun paradigma kaymalarina zemin olusturuyor.

istanbul
hosting