14 Ekim 2019, Pazar
saat: 03:24


İnanamıyorum, yıllar sonra sevgili günceye girebilmek ne mutlu bana.

Kim bilir nerede kaldık seninle, heyecandan ona bile bakamadım.

Az önce, yine eş zamanlılık kanunu işledi ve ben ıssız adamın son sahnesine denk geldim enteresan bir şekilde.

Ah be güncem, ne çok özlemişim seni...

Neler yaşıyorum bir bilsen yıllardır.

Oğlum büyüdü, tam 7 yaşında. Minnoş kızım, narin kızım 2 buçuk yaşında. O kadar güzel, o kadar tatlı ki uygun cümleleri kurmamın imkanı yok.

Buaralar çok kederli çok üzgünüm günce. Kızım alopecia oldu ve benim elimden çok fazla birşey gelmiyor.

Tam da kendimi aradığım, kendi kıymetimi bileceğime söz verdiğim günlerde. Sevgili kaderin cilvesi ‘hadi bakalım ilgilen kendinle, kıymetini bil de göreyim’ dedi adeta.

Tam da son seansımızda ‘güç’ çalışmıştık Selda Hocam’la. Ben güç konusunu seçmiştim ve o saniye dışarıda kavga-kıyamet kopmuştu.

Ah karmam, ah dharmam ne anlatmak istiyorsunuz bana, teslim oldum artık... gücünü gösterdin bana. Kabul ediyorum, sen güçlüsün’ çok güçlüsün... aciz bir insanım ben karşında.

Törpülüyorum kendimi, isteklerimi, öfkemi, kibrini,egomu, kıskançlığımı....

İnsan en büyük derslerini, en sevdiklerinden alırmış. Daha kaç defa yakıp, kavuracaksın beni.

Merhamet, lütfen, azıcık merhamet...

istanbul