28 Mayıs 2020, Çarşamba
saat: 03:50


Günler, kurumuş otların üzerinde esen yel gibi geçip gidiyor. Yel otları görüyor ve gizlenmiş kır papatyalarını da. Böceklerden ve çiçeklerden geçiyor. Ben elimi uzatıyorum, yeli hissediyorum. Bir böceğe rastlıyorum, hep ordaymış yeni görüyorum. Ve az ileride bir papatya, kırılgan, tedirgin ama hep ordaymıs yeni görüyorum.
Yel, zamanını bilirmiş yeni anlıyorum.

Günler, kaçılmış tüm yollardan geçiyor. Sonra süpürüp eşiğime gerçeği bırakıyor yel. O, ayağıma batan dikenlerden bihaber. Bu onun derdi değil, bu dil ona ait değil.
Nereye kadar gideceksin?
Ulaşabileceğin bir yeri yok yelin.

Ulaşabileceğiniz bir yerim yok artık benim.



istanbul
hosting