14 Kasım 2020, Cumartesi
saat: 14:44


Boyutlar arasındaki boşluklar gitgide büyüyor. Puslu suslu bir rüya halinde hepimiz zamanın üzerinde kayıyoruz.
Ben her şeyi erteliyorum. Yapılacak ne varsa odamdaki 6 çekmecede bekliyor.

Toplum benden karnımla konuşmamı bekliyor. Konuşuyor musun evladınla diyorlar. Ben manyak olmadığım için içinde kollar bacaklar büyük bir rahatlıkla oynarken ve derimi itelerken aklımı başımda tutmaya çalışırken bir de karnımla konuşmuyorum hayır.

Başka zaman olsa aynı toplum zaten bunu başka türlü yaftalar.

Verdiğim tüm kararların doğru görünüp yanlışa çıkma ihtimali var.

Her şey kaygan, İzmir'in sallanması, içimdeki kırılmanın bir göstergesi.

Tüm içgüdülerim bir yere gizlenmiş veya hiç yoktular.

Sanırım vücudumdaki diğer beyine güvendiğimden kendiminki sürekli try tonight again denilen bir upgrade edememe hali.

Çok duygu var çok bir arada, kendi sefaletimizden geçiyoruz...Varacağımız yer mutlak bilinmezlik ve boyutlar arasında gitgide kıyıya itekleniyor ve her iki, her üç, her on beş tarafa da yabancılaşıyoruz. Çoğul eki kullanmayı sonuna kadar hak eden bir karnım ve ben.





istanbul
hosting