12 Kasım 2011, Cumartesi
saat: 00:24


Dün lavuğun biriyle dışarı çıktım,neden mi lavuk?
Açıklayalım.
Buluşalım görüşelim demek için arar ve sorar:
"Ne yapalım hava soğuk?"(Dk 1:Eve atılmak isteniyorsunuz.)
Bir şekilde erkenden eve atılmamak için yol yordam ayarlayıp dışarıda takılmaya ikna ediyosunuz.
Bi yemek yediniz hesap ödenmesi durumu geldi,ah canım bakınız ki yolda yürürken cüzdanını ve araba ruhsatını çantanıza koymanızı istemiş,(Not:Telefon koyulmuyor çünkü ağırlık yapmıyor,fark ediniz) hesap ödeme esnasında siz kendi cüzdanızı çıkartıp öderken "bu aralar çok alışveriş yaptım" diyor.
(Dk 2: eve atılmak isteniyorsunuz hem de beleşe)
Ardından yemekten kalkıyorsunuz napalım diye sorma gafletinde bulunuyorsunuz,"Bişiler alıp eve geçelim" diyor.
Önce bişiler içmeye ikna ediyorsunuz dışarıda,yine hesabı öderken 20'liranın üstü olarak gelen 1.20 lirayı da alıp gidiyor.
(Dk 3:Eve atılmak isteniyorsunuz hem de beleşe,ayrıca giderken kukunuzu çalma olasılığı var.)
Ev yolundasınız.(en nihayetinde)
"Şarap içer misin?"diyor.Allah'ım o da ne hala bi umut var diyosunuz.şarap alacağınızda cebinden,üzerini sizin tamamlamanızı gerektirecek kadar para çıkarıyo,hatta sizdeki de yetmiyo bakkalınıza borçlanıyosunuz ve bakkalınız size şu cümleyi kuruyor.
"Siz alın şarabı üstünü kızımız sonra verir"
(burada kendimi jiletlemiş olabilirim,hatırlamıyorum)
Eve çıkıp,şarap içmeye başlıyorsunuz ve o anın kendince geldiğini düşünüyor,öpüyor.
Tüm bunlarda lavukluğun alakası var mıdır bilmiyorum,beni sövdüren olay bu arkadaşın arabası,saati,evi bıdıbıdsıyla sürekli övünmesi ve beni daha da sövdüren olay ise kendisinin çalışıyor durumda olmasıdır.
Hikayenin özeti:1.Götüne güvenmeyen mantar avına çıkmayacak.
Ve her zaman dediğimi diyorum.
Biz de sevişiyoruz ama edebimizle sevişiyoruz.
Hikayenin sonu mu?
Öpüşürken uyumuşum.



istanbul
hosting