27 Ocak 2014, Pazartesi
![]() saat: 17:59
![]() Karanlık çökünce, hayatlar gizlenince ne kadar da boş şeyler peşinde koştuğumu hatırlayıp duruyorum. Bir daha ki güneş görünene kadar da devam ediyor bu süreç. Birine sımsıkı sarılıp deli gibi hıçkıra hıçkıra ağlayasım var. Ruhum, bedenim o kadar aç ki sevgiye, ilgiye, dayanacak bişeye. Lan bildiğin kediyle bu ihtiyacı karşılamaya çalışan bir zavallıyım. Ki işte insanlar olmasın da kediler daha iyidir diye saçma bahaneleri, gayet de doğruymuş gibi gösteriyorum. Acı çekiyorum, kuduruyorum hatta. Sonra kendimi telkin etmeye çalışıyorum. Bir kaç saniye bile olsa gülebiliyorum. Sonra yine depreşiyorum ve acizliğime acıyorum. Kızacak, bağıracak, isyan edecek geçerli çok sebebim varken, bütün suçu kendimde biliyorum. Yaptıklarımın ve yapmadıklarımın cezasını çekiyorum diyorum. Yalnızlık o kadar hakim oldu ki hücrelerimde, kanser gibi üredi ve sardı her yanımı. Ve ben acı çeke çeke ölümü bekliyorum. | ||
|