26 Şubat 2016, Cuma
saat: 02:43
japonyaya 2 nisanda yolcudur abbas.. başhekimlikteydim, ve tam olarak plan yapıyordum. aniden ah dedim şu okul schedule ını elçiliğe yollayım japonlar erör verebilir şimdi bir terslik çıkarsa dedim 30 sn geçmedi mail geldi elçilikten, biletiniz ektedir kontrol ediniz diye. bir heyecanlandım sonra bi ağlama tepki içimden. karşımda sekreter yanda hastane müdürü, f. hoca her an gelebilir, karşımda hocaya kontrole gelmiş bir hoca, onun yanında bir tane daha hasta... kalakaldım tam o anda f. hanım, japonya işi ne oldu zeynep dedi. gülümsüyorum böyle ağzımı açsam ağlicam açmasam abuk bir durum olacak. derince nefes alıp sakince şimdi mail geldi f. hanım :) 2 sinde dedim. AAAA dedi kaldı. gülümsedim falan. hala çaktırmıyorum. f. hoca geldiğinde motor gibi her şeyi anlattım falan. kendimi arabaya attım hala ağlamadım bugün japonyayla ilgili bir video izlerken kızın biri diyordu ki aşağı yukarı "böyle olacağını düşünmemiştim. hani arkadaşlarım hep olacaktı sonuçta ne olabilir ki hep olacaklardı ama olmuyormuş. arkadaşlarım yok ailem yok senede bir kez belki görebiliyorum bambaşka şeylermiş" diyordu. beni anlayabilecek çok az insan var cücük. anladım diyen de yanılır. bunu hayatımda var olan 3 ya da en fazla 5 kişi anlayabilir ki bunun 2 si zaten annemle babam. her gün böğrüm yırtılıyor çaktırmıyorum anlayanlar bir tek onlar herkese gülücük atmaktan bazen yorulabiliyorum ama kime ne ki benim derdimden tasamdan yahu insanlara ne yazık değil mi herkesin kendince işi gücü var dışarıya karşı yüzeysel yaşamaya başladım ve az önce bir karar aldım, japonyada grup yorum dinlemeyeceğim hele sevda türküsü falan asla. www.youtube.com/watch?v=fVrFDDnJaXs değişik kafalarım vardır, ben 3 5 sene tanıyan insanların hiç denk gelemeyeceği bu şekle bakarsak senle 10 seneden fazla arkadaşlığımda belki senin de hiç denk gelmediğin ama ben bu toprağa her ne kadar kızsam da bu kültürden her ne kadar nefret etsem de, özünü bildiğimden severim hem de çok severim. yazmam etmem dile dökmem belki yazıp da burada paylaşmadıklarımda vardır izleri. bunları dinlersem özlemden ölürüm ben oralarda... şimdiden ağlıyorum ki, orada ne hale gelirim bilmem... her neyse kendime yasakladım işte. güzel şeylerden bahsedelim biraz. arkadaşımın bebişi olmuş, kız. çekik çekik. nasıl güzel olmuş bizimkiyle singapurlunun ürünü. o da oralara kaçacakmış. dedim harika olur. evimiz olur bir başka ülkede fena mı... annesini bir ikna etsin de kızının barışmaya başka bir şey de istemem. çok acayip ya.. neyse umarım mutlu olur. insanların egoları var ben bunu anladım dedi, dedim egosuz insan mı var allasen. herkeste ego olur. sadece çeşit çeşit. besleme yapılan kaynaklar farklı. doyduğumuz şeyler farklı. bu ilgi alanı değil, alakasız. ego besleme pompalarımız farklı işte. ondan o kadın sana egoist geldi be hepimiz egoistiz. egolarınız farklı besleniyormuş bu adamın kabullenişi beni çok mutlu eder. ne zaman bir içsel olgunlaşma yaşasam da karşıma çıkar. canım benim nasıl özlemişim her neyse gidip zıbarayım yarın dolu telefon trafiği şimdi | ||
|