|
23 Eylül 2017, Cumartesi
saat: 16:53
en son 2013'te yazmışım, çok zaman geçmiş. şimdi yazsam şöyle yaptım böyle ettim diye alelade laf gibi duracak cümleler ama aslında onlar o kadar çok şey demek ki. bir kızım oldu mesela, ismi hayal. bilsin ki bu alem aslında bir hayal imiş. şimdi böyle söyleyince a ne güzel bir kızı olmuş dersin ama öyle deme, dünyanın en acayip duygularını tattım, hayal benim için öyle güzel öyle şahane bir şey ki. doktoramı bitirdim sonunda, ne kuru bir cümle. o kadar çok şey olmuşken, o kadar çok dava, o kadar çok işten atılma, hapse düşenler, ölenler, tezin başına o kadar şey gelmişken o tezi bitirdim. hem de jüride öve öve bitiremediler. yine çok acayip duygular. tezim cizre üzerine, cizre'yi yerle bir ettiler mesela. ama aslında tam da benjamin'in dediği gibi inandıkların için ne yaptığın değil inandıkların seni ne hale getirdi diye bakarsak inandıklarım beni öyle uzun bir yola çıkardı, öyle uzun süre yalnız bıraktı ve öyle çok yordu ki sonunda sadece bir hafifleme hissi. hayal çok güler yüzlü, parktaki herkes onu tanıyor. kıkırdak raziye diyorum, şarkı gibi tekrar ederek söylüyorum, çok gülüyor. hiç beklemediğim anlarda nefes oluyor bana. neyse, başka anlatacak pek bir şey yok işte. sevdiklerimizin ölümünü izledik, cezaevine girişlerini izledik, hayat devam etti, izlediklerimiz bizi çürüttü, incitti. bizim en kötü günlerimizde neşe ve keyf içinde olanları da gördük, yazdık bir kenara. bu günler geçecek, bu günlerin öfkesi geçecek mi bilmiyorum ama. yine de iyi olun, iyi kalın güzel arkadaşlarım, allah büyüktür. | ||
|
|
||