15 Ekim 2017, Pazar
saat: 16:13


"Alamanya alamanya , ben gibi öğrenci bulamanya"


Hava durumuna bakmadan giyinip dışarı çıktığım güzel bir sonbahardan sesleniyorum günce, sabah 8 gibi uyandım şehre indim.

Her yer o kadar huzurluydu ki-ki en sevdiğim kafe de kapalıydı- kütüphaneye geldim. Stundenplan yapmam lazım, ama işte şimdi sana yazıyorum, son ayların da bir özetini geçmek isterim bu güncede.


Haziran ayında dil puanım belli oldu ve istediğim okula başvuru gönderebileceğim bir durum oluştu.
Kendimi diğer olasılığa da hazırlamıştım,o nedenle sınav sounu gelince evde haykırarak dans ettim.


Haberi aldığıma Ankara'da Öznur'un Ayrancı'daki evindeydim. O sevinci paylaşmak o kadar iyi geldi ki anlatamam.

Sonracııma sınav sonucundan yaklaşık 10 gün sonra Göttingen'den kabul maili geldi. Sevinirken çıkardığım sesi kaydetmeleri lazımdı...
Sonrası vize başvuru süreci.

Bürokraside çığır açmış sevgili Almanlar sayesinde biraz şenlikli bi süreç oldu ama vizemi ağustosta elime almıştım.

Eylül 21 gibi şehre geldim. Önce bir ailenin yanında kaldım geçici. Nina olmasaydı bilmiyorum birçok şey çok daha zor olacaktı.

Geçen hafta da register olduğum kalıcı evime yerleştim. Evde henüz internetimiz yok bu hafta kontratı yapacağız.
Şimdilik evin büyüğü rolündeyim, Marie 21 yaşında. Ama kafalar uyuşacak gibi. Bilemiyorum Altan, keyfim yerinde.

Bazen kendimi böyle bir değşiklik için yaşlı hissediyorum, sonra içimdeki diğer Zeynep" Saçmalama gerizekalı önüne bak" diyor. Başlatma yaşından da!

Şimdi bi kahve molası vereyim güneş alayım diyorum. Hasret kalıcam bütün kış, böyle günlerin tadını çıkarmak lazım dimi!

istanbul