03 Kasım 2017, Cuma
saat: 17:05
Beni bırakın, siz kendinizi kurtarın.
Hieeaaapşuuueee!
Fakat çok güzel hasta oldum. Hasta olmadan önce bi kırılma noktası vardır ya, vücudunuzun çökmeye başladığını hissedersiniz ve artık çok geçtir. Aşık olmak gibi demek ki. Tek farkı, sonuçta salondaki koltukta tek başıma yatıyorum. Kedi ara sıra yanıma gelip yaşıyor muyum diye kontrol ediyor. Yağlı radyatör açık, kol gibi elektrik faturası gelecek ama olsun, hastayım. Bir önceki gripten kalma bir kaç ilaç ve bir sürahi suyu da yanıma aldım ki, durum iyice kötüleşirse ulaşabilmek kolay olsun. Başarabilirsem bol limonlu ve karabiberli bir tavuk çorbası yapacağım.
V. tekrar hayatıma girmek istiyor. Sanırım girmek istediği tek yer hayatım değil, bunu anlamamak için gerizekalı olmak lazım. Ama ben istemiyorum. Her şeyden şikayet etme ve herkese sinirlenme potansiyeline sahip bir adam, hayatımda istediğim en son şey. Thank you Mario but princess is in another castle.
A.'ya gelince bi nevi yumuşak karnım oldu, farkındayım. Bu yüzden ondan da uzak duruyorum. Onun da zaten sesi soluğu çıkmıyor bu ara. Güzel. Umarım böyle devam eder. Çünkü kendisiyle ilgili ne istediğimi bile bilmiyorum. Kendi hislerimi bile çözemiyorum ki sıra ona gelsin.
Bu gece biraz içip çok dansetmek gibi bir planım vardı ama nasıl da güzel patladı. Olsun. Evde film izlemek de güzel. Gördüğünüz gibi herşeye uyum sağlayabiliyorum. Peki ya siz? Siz ne emmeye ne gömmeye geliyorsunuz. Ne kadar ayıp.
