04 Kasım 2017, Cumartesi
![]() saat: 14:44
![]() Çalıştığım ilk gemi 72m boyunda, 2245 deadweight tonluk, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan gibi ülkelere Izmit'ten hurda taşıdığımız bir kosterdi. Karadenizde 5-6 kuvvetinde bir ruzgarda, 8 deniz mili olan hızımız, 4.5 deniz miline düşer, kağnı gibi ilerlerdik. 12 sene önceydi. Bugün 292m boyunda, 179001 deadweight tonluk gemiyle, 11 kuvvetinde esen rüzgar dolayısıyla deyince komik oluyor, tayfun dolayısıyla diyelim, 14 deniz mili olan hızımız, 0.9 deniz miline gerilemiş durumda. Ölçülebilmiş en hızlı rüzgarın yarım tık altı. Iron Maiden - Ghost of the Navigator klibi olurduk bugün. I have sailed to many lands, now i make my final journey. On the bow i stand, west is where i go yerine, north is where i go diyebilmek şartıyla ama. Natgeo'ya da rahat rahat çıkardık. Kapak olurduk hatta : "Survival at the edges". Dışarda harbiden kıyamet kopuyor, ama kamaramda tık yok. Sesini dinliyorum sadece, yazdıklarımı düşünürken. Manzarasıysa sadece ders kitapları, eğitim videoları ya da belgesellerde görüp uuffff diyerek hafızama kazıdıklarımla birebir. Bu sırada gemi ağından internete giriyor olmamsa cabası. Diyeceğim şudur ki, kim demişse çok doğru demiş: "Boğulacaksan, büyük denizde boğul!" Öyle bir niyetim yok tabi, egzejere sadece! | ||
|