26 Kasım 2017, Pazar
saat: 14:30
Telefonu klozete düşürdüm.
Bunu da yaptım. Eksik kalsam şaşardım zaten. Güzel bi deneyimdi. Neyse ki klozet pırıl pırıldı. Hatta içinde şu mavi steril sıvıdan bile vardı. Kafam güzel değildi. Üstelik göt cebimde telefon varken daha önce de defalarca tuvalete gitmişliğim vardır. Kısmet dün geceye imiş demek.
İspanyolca kursunda Latin partisi vardı dün. Bol bol sangria içildi, salsa dansı eda edildi ve tabi ki İspanyolca, Türkçe ve İngilizce kelimeler havada uçuştu. Güzeldi. N. ile sonrasında içmek ve dansetmek için Alsancak gecelerine aktık ama benim ne içesim ne de dansedesim vardı. Onun yerine bar taburesinde otururken elimdeki soda ile oyalanıp barmeni izledim. Taş gibi çocuktu ama bu ara libidom yerlerde olduğu için bi ara ''Keşke böyle bi oğlum olsaydı yahu, gurur duyardım.'' diye düşündüm. Tabi bunun için kendisini 10 yaşımdayken falan doğurmuş olmam gerekiyor. Kendimi bazen olduğumdan daha yaşlı hissediyorum.
Telefonsuzluk güzelmiş. Ellerim serbest, zihnim özgür, kafam desen pırıl pırıl. Ama ben kimim ki modern hayatla aşık atayım? Neyse, gideyim de ortalama bi telefon alayım.
Hoff.
