23 Aralık 2017, Cumartesi
![]() saat: 02:37
![]() Kate Winslet ve Idris Elba'nın birbirlerine deli gibi aşık olduğu bi film izledim. Hormonlarımı zaptedemiyorum şu an. Ay tabi ki cinsellikle ilgisi yok kuzum. Aşktan bahsediyorum, aşk. Bugün hamaratlığım üzerimdeydi. Evi sildim süpürdüm. Nevresimleri değiştirdim. Market alışverişi yaptım. 3 makina çamaşır yıkadım. Hatta hızımı alamadım, battaniye yıkadım. Kremalı ton balıklı makarna yaptım. Daha ne yapayım? Geçenlerde G. aradı. Açmadım. Bir süre sonra mesaj attı. Ertesi sabah Karşıyaka'da olacakmış, vaktim varsa sahilde bir kahve içer miymişiz? Beni görmek istermiş. Aslında cevap vermesem bile olurdu ama insan gibi cevap yazmayı tercih ettim: "Görüşmesek daha iyi." Bu aralar şımardım yine, çok yiyorum ve spor yapmıyorum. Sabah limonlu sıcak suyumu içerken, kendimle bir toplantı yapıp bu konuyu tartışacağım. Olmuyor böyle. Kendimi iyi hissetmiyorum. Belirsizliği sever misiniz? Belirsizlik aslında insana kendini rahat hissettirir. Konforludur. Verilen ya da alınan bir söz yoktur. Hiçbir şey kesin değildir ve bu yüzden her şey mümkündür. Öte yandan, insanoğlu sabırsızdır. Ne olacaksa bir an evvel olsun ister. İşte bu her şeyi değiştirir. Gözlerimden uyku akıyor. Keşke şu an fırtınanın ortasındaki bir gemide, küçük bir kamarada olsaydım. Nasıl olsa yüzmeyi biliyorum. | ||
|