25 Aralık 2017, Pazartesi
saat: 22:53


ölümünden yedi yıl sonra yeni bir lhasadesela albumü... bir ölünün izlanda canlısı. live in reykjavik. reykjavik'ten sevgilerle... sene 2009, aylardan mayıs. henüz hayattadır lhasa, fakat saçlar kısadır. reykjavik sanat festivaline çağrılır,orada söyler şarkılarını. davul,kontrbass,arp,gitar.
aslında ucuz bir numara: ölen bir sanatçının ardından plak şirketlerinin isteğiyle yapılan postalbümler, aynı zamanda fanlara "bakınız,o hala yaşıyor, burada işte şarkılarında yaşıyor!" yanılsamasını sunuyor, fanlar tabii ki albümü alıyor; fan mutlu, plak şirketi mutlu, el ne karışır? lhasadesela bu albümü albüm olarak basmak ister miydi? onu pek umursayan yok gibi.
meseleye buradan bakınca böyle.
öte yandan bakınca, harika bir la confession yorumu dinliyorum albümde, plak şirketi mlak şirketi hiç umrumda değil. yılın bu dönemleri lhasa'yı hatırlama dönemlerim. benim gibi çoğu lhasa hayranı da eminim yılın bu dönemlerinde, -lhasanın ölüm yıldönümünün yaklaştığı şu dönemde- en az bir iki lhasa şarkısı dinleme ihtiyacı hissediyordur kendi kendine. tam bu dönemde çıkarmış audiogramme live in reykjavik albümünü. bir ölünün reykjavik canlısı. ne müthiş bir tezat. ne müthiş bir tezat. ölü canlar. bu la confession yorumunu biricik kılan şarkının başında lhasa'nın biraz açıklama yapışı, şarkıda lalala'lar var, siz de isterseniz bu itirafa eşlik edebilirsiniz deyişi, ve şarkının sonlarında hep bir ağızdan lalala'ları izlandik seyircilerin söyleyişi...tüm bunlar değerli kılıyor bu yorumu.

plakşirketlerine hakaretler yağdırmak ile daha önce dinlemediğim 'yepyeni' lhasa kayıtlarını dinlemekten ötürü mutlu olmak arasında gidip gelmekteyim. yine de sevdim. teşekkürler audiogramme!




















istanbul
hosting