26 Mayıs 2018, Cuma
saat: 02:57
Öyle meseleler oluyor, rahat edemiyorsun hallolmadıkça. Acıyı dindiren dua, duanın nereden geleceğini kimseler bilmez. Bir buçuk milyon km2 civarında dua istemediğim kimse kalmadı. Bu da tabii insana kendini sorgulattırıyor. Felân.
Başına kötü yahut istenmeyen bir iş geldiğinde evvelce yaptıklarında suç aramak çocukça bir akıl yürütme sayılır. Ben öyle düşünmem. Depremde enkaz altında kalsan bile ben nerede yanlış yaptım, tabii ki diyeceksin.
Çünkü attığın herbir adım seni o temeli çürük, kolonu eksik binaya getirdi. Başka bir şey değil. Buradaki catch ise, payımıza tanrılığın düşmediği. Yani o yanlış adımı bulsan da şimdi geçmişe baktığın o muhkem mevkiye varmazdan evvel yanlışmıydı bilemezdin. Mı ayrı. Ee? Durum buysa adımların yanlışlığını bilmek gerçek hayatta bir işimize yaradı mı? Hayır. Öyleyse? Cevabı bandımızda. Araya yakan yanlış katarak anlatırsam ki büyük ihtimal öyle olacak, affola. Adam idam sehpasındaymış. Son bir sözün var mı? demişler. Adam “bu da bana ders olsun” demiş. İşte böyle. Bu haftalık da bu kadar. Hoşçakalın!
