23 Haziran 2018, Cuma
![]() saat: 00:22
![]() Toprağını suladım, konuştum çiçeklerinle... İsmin yazılmış başucuna, inanamadım orada Yunus yazdığına... Baba, sana oturup şimdi Yunus beyden bahsetsem keşke. Sen elinde adını bile bilmediğim, bilmem ne ile damıtarak yaptığın çayından yudumlar alsan ve baksam gözlerimin içine, isterken bu uzun cümlemin bir an önce bitmesini:) Sana, ben doğduğumda bana harika bir mektup yazan o adamın inceliklerinden bahsetsem ve sonra eklesem "her şey onun bu incelikleri yüzünden". Yunus bey her maaşında karısından gizli bir kitap alır mesela:) sonra o sanki hep evde varmış gibi çıkarır okur ve gizlice bana söyler -Livaneli'yi okudun mu? -Hayır ama bak sakın anlatma, söylerim anneme yeni olduğunu:) Yunus bey onlarca "Nokta" dergisi biriktirmiş, yetmezmiş gibi gazetelerde ne kadar yararlı bilgi adı altında makale varsa keşmiş bir deftere yapıştırmış. Evlatlarının tüm karne, diploma, öğrenci kimlik kartı, artık allah ne verdiyse saklamış ilginç bir adamdır ama beni bıraktı o izlerle tek başıma. Siz Yunus bey, gitmeyi tercih ettiniz lakin ardınızda bıraktığınız kızınız da pek farklı değil aslında:) | ||
|