18 Eylül 2018, Pazartesi
saat: 01:14


dün aslında aklıma bir hikaye gelmişti ve kendimi alper canıgüz gibi hissetmiştim. hiçbir eksiğim yoktu. kapısından dışarı attığım ilk adımda kuma, ikincisinde ise denize bastığın bir evdeydim ve içtiğim şey başka herhangi bir yerde bana aynı şeyleri hissettiremezdi. bu inanılmaz bir uyanıştı. you would never ever feel the same. öte yandan kabuğuma geri çekildiğimde sanki her şey o kadar ortalama ki, tekrar aynısını yaşamayacağıma emin olduğum anlar hep uçlardakiler ve bu hem kafamı acıtıyor hem de heyecandan midemi bulandırıyor. uçlar da benim uçlarım, yani illa öyle uçuruma ip gerip üzerinde yürümüyorum da, durup birkaç dakika güneşe bakıyorum, kimsenin beni göremeyeceği bir yerde dans ediyorum veya gözlerimi kapatıp yazsaydım güzel olurdu bir hikayeyi hayal ediyorum. böyle anlarda standart hayatımda anlayamadığım bazı şeyleri makul bulma olasılığım oldukça artıyor ve geri kalan günlerime ışık tutuyor.
sonra kumlara uzandım ve ayaklarımı seyrettim. ne kadar güzel ayaklarım vardı. mutluydum.

istanbul
hosting