31 Ekim 2018, Çarşamba
saat: 22:48


yeni bir seri başlatmak istiyorum. elimden geldiğince, çok sevdiğim alıntılardan bir tanesini alıp ondan yola çıkarak yazılar yazıcam.

arka fonda;
www.youtube.com/watch?v=OvIfI3RkZjE

You want no one to know? Don't do it.

Eğer kimsenin bilmesini istemiyorsan, yapma.

Bir süre önce aklıma gelen bir şey olmuştu. Utanmayla, yüz kızarmasıyla ilgili. Öncelikle şunu bilelim, yüzünüz kızarıyorsa, normal bir insansınız. Eğer yaptıklarınız yüzünüze vurulduğunda bu şekilde bir tepki vermiyorsanız, psikopat olma ihtimaliniz epey yüksek. O yüzden, bizler güzel insanlarız vesselam.

Ancak, yüzümüzün kızardığı şeyler yapıyoruz demek ki. Elbette burada bir iki istisnayı göz ardı ediyorum. Hoşlandığınız insanla karşılaşınca kızarmak falan değil dediğim. Baya, yaptığınız bir şeyden dolayı, kendiniz de biraz şüphe duyuyorsanız, o olayı düşündüğünüzde yaşadıklarınız. Hani kulaklarınızın ısınması gibi düşünün.

Ben mesela, şöyle bir yol izliyorum. Aile çocuğuyum, evcimen bir tipim. Evlenmeyi düşünüyorum, o güne kadar da ailemle yaşıyor olacağım, yaşım da çok genç değil. O yüzden, bağlı bir insanım. Şuraya bağlayacağım.. Benim yaptığım bir şeyi, anam babam duyarsa eğer; ben onların yüzüne bakabilir miyim? Bu benim için çok önemli bir kriter.

Tüm hayatım boyunca böyle mi yaşadım? Hayır. Aksine, bunun farkına varmam için şu an onaylamadığım bir şey yapmam gerekti. Ha.. Başka yapanlar yok mu bunu? Var. Ama ben nasıl bakacağım yüzlerine, ben ne diyeceğim? Bu çok önemli. Benim tüm değerlerim burada bu şekilde anlamlanıyor.

İşte bu cümle aslında biraz onu söylüyor. Daha doğrusu, daha genel bir anlam içeriyor ama benim önemli gördüğüm taraf burası. "Bana göre" derinleştiği yer tam olarak burası. Eğer insanlar senin yaptığını öğrenirlerse, onların karşısında yüzün kızarmadan durabilecek misin? Yaptığımız hareketleri şunu düşünerek yaptığımızda, eğer farklı bir karar alıyorsak artık doğru bir yola giriyoruz demektir. Yok eğer almıyorsak, sorun yok. Ya utanmıyoruzdur, ya da zaten yapmıyoruzdur böyle şeyler.

Bu aslında bunu söylüyor. Eğer başkalarının bilmesini istemiyorsanız, riske girmeyin. Yapmayın. Çok kolay. Yapmamak, her zaman daha kolaydır. Çünkü yapmamak adı üstünde, eylemsizlikten bahsediyoruz. Öylece olacaksınız, o kadar.

Hatta şöyle örnek verebiliriz. Ben içki içmem, hiç içmedim. Kötü olduğuna inandığım şeyleri kullanmıyorum. Keza sigara, nargile gibi şeyler de buna dahil. Kola bile çok nadir içerim.

Birisi bana gelip, "neden içmiyorsun?" diye soruyor örneğin. Bu soru doğru değil ki. Ben hiçbir şey yapmıyorum, aslında ben size "neden içiyorsunuz?" diye sorabilirim, zira burada bir eylem gerçekleştiren sizlersiniz. Ben sadece kendim gibi takılıyorum, sorun yok.

Buna benziyor. Eğer çekiniyorsanız, korkuyorsanız, ya öğrenirse diyorsanız, sonra ne olur kestiremiyorsanız eğer, yapmayın. En güzeli.


ek;

olayın din penceresini unutmuşum. öyle ki, dinde kötü düşünmenin günahı yoktur ancak kötü yapmanın vardır. bu üstünde düşünülmesi gereken bir konu.

istanbul
hosting