23 Kasım 2018, Cuma
saat: 14:51




Minik kızım Ada yakında bir yaşına giriyor.
Zaman gerçekten de çok hızlı geçiyor. Geçen sene bugün herhalde doğuyor diyerek hastaneye acele bir şekilde ulaşmıştık. 1 hafta sonra 1 aralıkta merhaba dedi bize küçük hanım. Normal doğumun yaşattığı stres dayanılır gibi değil. Bu süreçte bağışıklık sistemim biraz arıza verse de dün akşam Ada’nın ilk adımlarını atması ve “baaaabb” kelimesi ile bana doğru ilerlemesi enerjimi müthiş yükseltti.

Uzunca süredir evde alışık olmadığım bir durum yaşıyorum. Kayınvalidem 1 yıldır bizimle. Hayat görüşü ve yaşantısı benimki ile tamamen zıt. Ayrıca takıntılı bir kişiliğe sahibim. Bu olumsuz durum başlarda çok zorlamıştı çevremdekileri ve beni. Titizlik ve simetri olmazsa olmazım. Herhangi bir eşyanın bir milimetre yer değiştirmesini fark edecek kadar rahatsızım. Ada’nın gelişi ile bu huyum biraz değişti diyebilirim. Merak ve keşfetme duygusu ile tüm eşyalarımı elden geçirmesine alıştım. Bu sayede biraz rahatladım da aslında. “koyver gitsin” diyorum geçiyorum =)

Dün kayınvalidem memlekete gitti resmi bir işlem için. 3 gün sonra peder beyle Ada’nın ilk yaş günü için İstanbul’a gelecekler. Tüm akşam çocuğu ıslah etmek gerçekten zor. Bu konuda itiraf edeyim kayınvalidenin hakkını ödeyemem. Eşim kendi işlerini yaparken Ada ile müzik kutusundan 50 kez aynı şarkıyı dinlemek ve salonda emeklemek yorucu oldu biraz. Kulağımda hala aynı ses var. Damacana su satan arabaların geri vitese geçtiklerinde verdiği melodiler vardır. Bebek oyuncaklarının müzikleri de aynen öyle. Ne kadar bayıcı olsalar da zamanla uyum sağlanıyor. Çok sıkıldığımda netflixte bir saat oyalanıp balkonda bir tane tüttürüyorum ve köşe koltukta sızıyorum. Günleri böyle böyle tüketiyoruz.

4 senedir de kışları 3 haftalık planlar yaparak yurt dışına kaçıyordum. Yorucu iş temposunu ve monotonluğu yok etmek için birebirdi bu periyotlar. Bu kış zor görünüyor. Ada müthiş hareketli ve tükenmek bilmeyen bir enerjisi var. Hal böyle olunca kendimi kış mevsiminde keyiflendirecek ne yapabilirim diye düşünüyorum fakat cevap bulamıyorum. Ufaklık birkaç ay sonra biraz laftan anlar moda geçerse mayıs sonunda 20 günlüğüne Küba’ya gidesim var. Havana, Trinidad ve Santa Clara’yı detaylı araştırdım. Bir yeri çok araştırınca genelde gidiyorum. Mevsim ve kültür de uygun. Umarım kafayı sıyırmadan haziranı görebilirim =)

Bu akşam kuzenim Özgür’e uğrayacağım. Uzun süredir görüşemiyorduk. Tesadüfen oğlunun doğum gününe denk getirmişiz buluşmayı. Hediye almak icap eder diyerek öğle arası AVM’ye daldım. Sonra aklıma geldi 24 kasım öğretmenler günü. Hanıma da almak lazım bir şeyler tabii. Diğer cumartesi de Ada’nın doğum günü derken 1 saatte 500 lük oldum. Evren kardeş hani verdikçe gönderiyordun yahu sen? Şu sıralar sadece alıyorsun.

Olmuyor…

Güzel bir hafta sonu dileğiyle sevgili güncem...


istanbul
hosting