13 Aralık 2019, Cuma
saat: 23:53
Karaburun'daydık.
Sahil kasabalarının kış zamanı büründüğü o sakinlik ve terkedilmişliğe bayılıyorum. K. ile plajda elele yürürken gözlerim yerde mürekkep balığı kemiği aradım. Mavi için. Mavi, annemin muhabbet kuşu. Bulamadım. Belki de mürekkep balığı kemiği mevsimi değildir. Belki de işgüzarın teki o sabah hepsini tek tek toplamıştır. Her şey olabilir.
Ata'nın Yeri'nde denize vuran dolunay ışığının içinden geçen balıkçı teknelerini izledim. Meyhanenin ortasında gürül gürül yanan odun sobasını izledim. Saf zeytinyağına banan ve bütün yağı içine çeken köy ekmeğini izledim. Ne kadar şanslıyım. Farkında mıyım?
Her yıl bu zamanlarda yaptığım gibi, kitaplığı şu yanıp sönen noel ağacı ışıklarıyla süsledim. Pek güzel oldu.
Eskisinden daha kolay ''hayır'' dediğimi farkettim. Güzel bir sey bu.
Şahsi kaanatimce Ballantine's bu ülkede hakettiği değeri görmüyor. Varsa yoksa Jack.
