04 Mayıs 2020, Pazartesi
saat: 17:50
500 tane basic title.
okuyup geçtiğimiz altyazılar.
Ah boynum.
Sürekli crash eden bilgisayarla paralel, ah deyişim. Ah.
Getti. Getti.
Dün Armin o kadar sıkıldıki, kalan unla suyu verdim.
Çok güzel hamur yapmış kendine,
6 saat falan, adadaki Tom Hanks gibi, beyaz salak bir hamurla oynadı durdu.
Nimetti o aslında dedi, içimdeki yerli Montesöri karşıtı.
İşe başladığımda bulduğum ilk klavyeyi almıştım, ama klavye meğer bizim ellerimizin diliymiş, çok önemliymiş.
Dock Stationlar, raw materials.
Google drivedan aldığım 200 GB place?
Klavyede her şeyi iki kere yazıyorum.
Her şeyi tuhaf, kollarımı ve ellerimi önde birleştirmeden yazamıyorum.
Az önce, yok böyle olmayacak, ben Conrada gidiyorum dedim, yine kendime fırsat tanımadan,
Bir klavye edinmeliyim kendime, bir dost.
Böyle olmaz, zamanı ikiye böl, at yarısını çöpe, CAPS lock olmuş her yer, bağrım bağrım bağırıyor.
Girişin altındaki tek göz camı açıp baktım yağıyor,
Oturdum yerime. Günceme yazdım.
