06 Nisan 2022, Çarşamba
saat: 22:37


Birileri hayatımı gereğinden fazla kurcalayinca acayip rahatsız oluyorum. O tipik kedi davranışı var ya, girdiği yeri işaretleme, işte onu insan yapınca çok saçma oluyor.
Fakat hayat güzel. Tam da tahmin ettiğim gibi, bir sürü yılın birikmiş cokuntusunu ancak atmaya başladım.
Şimdi bir de ev bakiyorum, ev bakmak çok keyifli bir şey. Görüşmelere gidiyorum, on dakika konuşuyorum satıcıyla hiç ahbaplık kurmadan, sonra çıkıp muhiti geziyorum. Çok güzel oldu hayatım be. Insanın gerçekten ara ara durup, bütün Eskilerini atması lazım. Kıyafetleri, tarzı, alışkanlıkları, ve hatta insanları da.
Ben kaplumbağa gibi bütün geçmişimi sırtımda tasiyormusum, zaten ondan kamburmusum. Mesela artık, eskiden sevdiğim şarkıları dinleyince falan da hiç üzülmüyorum.
Bı kız vardi, aramızda da böyle pek adı konmamış bı elektrik vardı. Daha doğrusu, ilginçtir aslında adı konmusmus,ve ben , tam bir öküz gibi, buna "ben tercihimi yaptım ve o tercih sen değilsin" falan demişim. Yok hiç hatırlamıyorum böyle bir diyalog geçtiğini, yani belki de uyduruyordur diyeceğim de öle bı tip değil. Neyse, benim en dip döneminin tetikleyicisi olmuştu bir cümle ile. (ben de sonradan fark ettim). Basit bir "ben olsam şöyle yapardım" cumlesiydi zaten. Neyse işte, şimdi tam benim geçip atlattigim dönemi yaşıyor. Hatta, yani, etrafımda gördüğüm bu kadar zor durumlar yaşayan tek kişi. Artık iyi arkadaşız, bolca konuştuk. Ama, insan o durumdayken sözler bir kulaktan girip oburunden çıkıyor. Yazık, umarım yer ediyordur en azından. Çünkü çıkması kolay bir delik değil o.
Şimdi bana olanlara benzer birşeylerin birinin başına gelişini dışarıdan gözlemleyin ve, kendime de bı "aferin" çaktım. Çok düzgün dagilmisim, kendini toparlamaya yönelik dagilmisim. Bu hediyeme sevindim.
Artık yeniden doğdum işte ben ya, başka birini o çukurda görünce, oradan iyi kötü kurtulabildigimi anlamış oldum.
Aslında ben düşüncelerimi organize etmek için yazardım, kendimi anlamak için. Artık pek ihtiyaç duymuyorum.
Mesela, ben bir dönem deli gibi dışarı çıkardım. Aynı insanlar, aynı ortam, çok da hoslanmadigim ama bir şekilde de kopamadigim şeylerdi. Şimdi, o zaman olduğumdan çok daha yalnızım ama kilimi kipirdatmiyorum.
O dönem ona çok ihtiyacım varmış demek ki. Belki yalnız başıma kaldigimdaki düşüncelerinden kaçıyordum, belki evimden ve içerdiği anılardan, bilemiyorum. Birşey insanın içinden geliyorsa, dikkatlice de olsa onu yapmalı. Çünkü, içimizden gelenler belki de hayata tutunabilmek için hep. Bende öyleymiş yani.
Inanamazsin, 37me geldim, sigaram ağzımda hala. Ama çok daha seyrek :)

Artık, uzun süredir hayal ettiğim sistemi kuracağım yeni evime. Hala bir televizyonum yok, ama bir duvarim projeksiyon duvarı olacak.
Hala arabam yok, ama bisiklete çok uygun bir sehirdeyim.

Kendim için yapabileceğim en iyi şey, kendimi yargilamamaya devam etmek. Bakalım.
(Arkadan "yarından banane" çalmaya başlar, ama enstrümantal.)



istanbul
hosting