19 Temmuz 2022, Salı
saat: 19:52


On yılı aşkın zamandır tanıdığım insanları, hatta o kadar uzun süreli olmayanlari da ne bok olduklarini anlayacak kadar biliyorum. Şu klasik bir tip vardır hani, sinsidir , ne dusundugunu, asıl niyetlerini çok güzel makyajlar, fakat ufak tefek konuşmalarla vb insanları yöneterek, alfa alfa izler her şeyin tasarladığı gibi yürümesini. Fakat sorsan dünyanın en temiz insanıdır, hiç öyle şey yapmaz.
Bu insan tipi benim için tehlikelidir, çünkü genelde kaale almam, hatta beyin hucrelerimi yorup da "ne hesap yapıyor lan bu" diye keşfe bile çıkmam. O yüzden zaten bir mesafe tutturdum, kimsenin sahasına girip kimsenin oyununu oynamam.
Ha çok elestirdigim de yok, insanlar tutturmuslar bir hayat, yürüyüp gidiyorlar işte, kimin neye bulastigi, neyi düşündüğü, kendini hangi konumlara soktuğu falan çok önemli değildir benim için. Herkesin bir yaşam alanı var, hiç girmem, hiç de karışmam, kendi ortamında serpilip büyüsün herkes.
Hatta yardım isteyen olursa da, uzaktan olabildiğince notrlugumu koruyarak yardımcı olurum.

Tertemiz hayat, oh be.
Fakat bazen, bu anlattığım tiplerin bir kısmı benimle aşık atmaya çalışıyor durduk yere. Bir nevi, saldırmazlık paktimizi bozuyorlar. Sanki ben de o sinsilige kurban gondermisim gibi , inceden bir hareketlilik seziyorum.
Ben yemem ki olm, hatta inatla bu işe tutunursan, muhtemelen sonunda bir şeyler kaybettiğini anlayan da sen olursun.cunku küçümseme falan demek isteyen olabilir, öyleyse de öyle, fakat ben artık gözlerim kapalıyken kokusundan bile anlıyorum mutfakta neler döndüğünü, çünkü hedefler çok basit, çok tahmin edilebilir.

Kısası, bütün o hesaplar kitaplar hep hayatımı, boktan hayatlar uğruna gasp etme çabaları. Algoritmanız bu, ve böyle çalışıyorsunuz, kodunuz bu. Ben buna gelmiyorum, zaten o yüzden hicbirinizle anlaşamıyoruz. Fakat ben, bana anlamsız bı anda gelen o alakasız "slm" cümlesinden itibaren farkındayım bir boklar döndüğünun, ve genelde üç hucremi odaklarsam anlıyorum benden ne çalmaya çalıştığını.
Yani bu iş şöyle olmalı, bende olan bir şeyi istiyorsan, beni oyalamamalisin, benimle arayı düzeltmeye çalışmama da gerek yok, bana direk soracaksın.
Ben de işime geliyorsa vereceğim.
Çünkü sen milyon tane yol da denesen hep aynı yere gelecek, ben işime gelirse vereceğim. Ama sen asla, bu kritere bağlı olmayan bir şekilde alamayacaksin.
Yok efendim, anlayamiyorlar.

Sonra, bin türlü "ama bak şunu kaçırıyorsun".
Evet, senin o çok değerli gösterdiğin şeyden ben milyon tane kaçırdım, hem de bilerek.
Iyi bi bok olsa zaten kendime bir tane numunelik sakladım şu 37 yilda.

istanbul
hosting