30 Haziran 2023, Cuma
saat: 02:20
Insanın mimiklerini falan kontrol edemediği anlar çok komik. Bugün, bana büyük hayalkırıklığı yaşatmış ve kalbimi bayağı parçalamış eski sevgilimin yeni sevgilisinden bahsedildi ayaküstü. Aradan çok zaman geçmiş, hayal kırıklıkları falan atlatilmis haliyle, başka başka hayatlar yaşanıyor, yani üzerimde hiç etkisi kalmamış , yabancı bir insan aslında bahsi geçen, pek umursadigim bir durum olduğu da söylenemez hani. Ama bu bahis geçtikten sonra, yüzümün düşüşünü pek tutamadım sanırım. Acaba, izleyen insanların anlatırken ki beklentisi ile mi sekilleniyor bazen mimikler? Hani, "biz bunu anlatınca kesin üzülecek" diye düşünen arkadaşlarımın bana o beklentiyle bakması mi benim suratımın uzgün bir hale gelmesinin sebebi? Üzülmedim çünkü. Niye üzüleyim ki? Hayatımdan kaç tane kalitesiz insan geçti beni hayal kırıklığına uğratmış, üzmüş, yipratmis, ben bazen üzüldüm bazen calkalandim ama sonunda hep kurtuldugum için mutlu oldum yani. Bu da onlardan biri. Yok yok, kesinlikle , karşındaki insanların beklentisi insanın o anki duruşunu çok etkiliyor. Hiç üzülmedim. Zaten beni terk ettiğinde de uzulmemistim. Ben niye sevmisim ki bu insanları, yaptıkları, ihanetleri üzüntü bile vermedi hiç. O nasıl sevgi allasen? Bir de sanıyordum ki böyle sel gibi, güçlü, yıkıcı. Hiç alakası yokmuş. Ancak, kontrol edemediğim bir kaş geometrisi, insanların gözüne bakamama ve salak salak gülerek konuyu değiştirecek kadar gucluymus. Ama dediğim gibi, bu haller de sırf insanların beklentilerinden, beni en iyi bilip, ne hissedecegimi en iyi ongorebilecek insanların üzerimde beklentileriyle kurduğu baskıdan. Resmen bir zihin kontrolü. Şaka bir yana, zaten kimse söylemese de, gayet iyi bildiğim durumlar sese burununce verdiğim tepki komigime gitti. Güldüm, geçti. | ||
|