11 Kasım 2023, Cumartesi
saat: 17:39
Ne zamandan sonra tekrar yaziyorum. Sorumlusu da GizYalcin (utanmadan isimle ifsa ettim, evet :p ) Bu sitenin hala var olmasina ayri bir hayranim. Sitenin yaraticisi arkebion'u Facebook Reel'lerinde gormeye basladim bir suredir. Belki bu da bir isaret... Cok da iyi gordum valla. Manyak olmus, boyle havada taklalar atiyor, Cirque du Soleil misali rutinler, el koymadan kartvil atmalar, saltolar, havada 1500 top çevirmeler. Vucut da inanilmaz fit. Kanepenin dibinde, gotumun ustunde oturdugum yerden ihlamur çayi höpürdetip gozlerimi kisip kiskançlikla izliyorum boyle... Tabiki yazmayali bir suru seyler oldu. Bunlarin hepsini ayri ayri guncelerde yazicam ama buraya listeleyeyim ki unutmayayim. Sanirim 5-6 seneden bahsediyoruz. usendim teyit etmeye... usenmeyi birakip baktim, en son 2016'da yazmisim. O zamanlar daha evli bile degilmisim. 1- Nisanliydim, evlendim. 2- Köpek edindim (5 yasinda, nur topu gibi bir Beauceron -bilmiyorsan günce, fransiz çoban kopegi, boyle Doberman'dan buyukçe ama Rottweiler kadar iri degil ;) ) 3- Viyolonsel çaliyorum artik (bass'i birakmadim ama, araya eklendi) 4- Is degistirdim. Biyokimyager degil Data Scientist'im artik Evet potensiyel enerjisi pek yuksek bir liste gordugun gibi. Bir ara bunlari kinetik enerjiye cevirip yazicam. saat: 11:29 Evlendik gunce. Yani sanki demin olmus gibi yazdim ama 2017 idi yanlis hatirlamiyorsam, 6 sene olacak yani.. Anca yaziyorum iste. Evlenmeye karar verir vermez otomatik olarak akila gelen soru: nasil evleniliyo ki? Yani bu isin burokrasisi nedir? Belediye'ye gittim. O zamanlar hala sadece turk vatandasiydim. Bir liste verdi memur kadin "Butun bu belgeler lazim. Konsolosluktan alabilirsiniz" dedi. Konsoloslugu aradim. "Ben turk vatandasiyim, burada Fransiz biriyle evlenmek istiyorum. Belgeler lazimmis, sizden alacakmisim." dedim. "Tabi hanfendi, pazartesi saat 9'da gelin," dedi telefondaki adam. Turkçemiz oyle bir dil ki, bu konusmanin hiçbir yerinde benim adama nisanlimin da benim gibi bir kadin oldugunu belirtme imkanim yok. "Ha bu arada..." diye de araya sokamadim. "Hadi bakalim," dedim kendi kendime. Pazartesi sabahi gedi, konsoloslugun onundeyiz. Içeri girmeden once nisanlim sigarasini bitiriyor. "Nasil bir tepkiye hazirlamaliyim kendimi?" diye sordu kizcagiz. "Valla hiçbir fikrim yok," dedim. Oyle de yani. "Fransizlar gibi son derece normal karsilayabilirler. Aksine son derece homofobik olup bizi surundurmeye de calisabilirler. Ya da hiç beklemedigimiz bambaska bir tepki de verebilirler." Iceri girdik. Level 1 guvenlik kontrolu. Karsimizda iki gorevli, ikisi de Fransiz. Biri yasli, biri genç. Yasli olani benim kimligime bakti, sonra onundeki deftere bakip buyuk ihtimalle ne için burada oldugumu okudu. Arkama duran nisanlima bakti, "Nisanliniz mösyö sizinle gelmedi mi?" diye dordu. Ben sevgilimi gosterip, "Yoo, matmazel geldi, burada." dedim. 2 gorevli de bir an bos bakti. Sonra genç olaninin gozleri kocaman acildi ve resmen siritti adam. Yasli olan da gozlerini kisip gulumsedi. "Haa tamam, ne guzel," dedi adam. "Buyrun geçin," dedi. Level 2, bekleme odasina geldik oturduk. Bir sure bekledikten sonra yandaki odadan bir adam cikti, gozleriyle bekleme odasini taradi. Bizi gorup bir sure inceledi ve odasina geri dondu. Bu ayni aktiviteyi baskalari da yapti, bir tanesi hatta ust kattan geldi. Guvenlik gorevlisi, konsoloslogun whatsapp grubuna "Bekleme odasinda lezbiyenler var!" diye yazmis olmali. Bir sure bekledikten sonra Level 3'e alindik. Ust katta bir memur hanimin odasindayiz. Kadin simsiyah gur saclari ve hafif $ivesi ile buyuk ihtimalle Ankara'li. Turkiye Cumhuriyeti Devletimizde escinsel evlilik olmadigi icin kimi belgeleri alamiyoruz. Cunku yok oyle belgeler. Ama kadin son derece zeki ve yardimsever bir sekilde "O olmazsa ne olur," seklinde puzzle çözer bir sekilde inanilmaz yardimci oldu. Level 4, en son Ankara'li kadinin bize verdigi belgeleri muhurletmemiz lazim. O damgayi vurmasi gereken herif de gicigin teki çikti. Neyse ki adamin bir statusu ve bir karar verme yetisi falan yok. Minik bir gisenin ardindaki, minik bir herif. Ama ne kadar gicik edebiliyorsa etmeye calisti. Bize lazim olan butun belgeleri ve fazlasini alip (Ankara'li abla, "olur da bunu kabul etmezlerse su belgeyi de vereyim," misali bizi yekedledi) konsolosluktan ciktik. Saat sabah 9'da iceri girmeden once durdugumuz ayni yerde durduk ve nisanlim bir sigara yakti. Hala iciyor olsam ben de yakardim. Sonuçta "Bizi nasil karsilayacaklar?" sorusuna cevap olarak dusundugum ihtimallerin hepsini az biraz yasamis olduk. Neyse, gel gor ki 6 senedir de evliyiz ^^ Coluk cocuk yok tabi. Sevmem oyle seyleri biliyorsun gunce. Hele yengen hiç hazetmez. Hiç de canim cekmemistir. Ama kopegimiz var, ellerinden yalar. Onu da baska bir guncede anlaticam. | ||
|