16 Aralık 2023, Cumartesi
saat: 11:04
Kün ay dinsss
Güneşin doğuşunu izlerken aklımdan geçenleri yazmayayım mı ey günce
Gündemimde acayip bir konu var yıllarca beni içten içe çok rahatsız eden. Bazen kabullenip amaaan boş ver onca şeyin arasında bir de buna mı kafayı takicam diyip kutulara kilitleyip raflara kaldırdığım. Ammaaa gel gör ki yeniden aktif kullanmak istediğimde o kutu tekrar açılmak zorunda kalmasın mı...
Amaan bu kadar metafor yeter. İşin aslı şöyle ki. Duyma ve konuşma ile alakalı bazı aksaklıklarım var. Bunu benden başkası çok farkedemiyir belki farkediyor nezaketen söylemiyor ya da onlar da benim gibi çok duyamiyor. Şöyle ki. Fiziksel olarak kulak ve ağız diş yapımda hiç bir sıkıntı yok hatta duyma testlerinde hep çok iyi çıkar sonuçlar falan. Ama öyle zamanlar var ki tam konuşurken birden zihinle uzuvlarım arasında hat kesiliyor gibi oluyor ve bir anda duruyorum sonra ne söyleyeceğimi unutuyorum. Kaygılı olduğumda özellikle. E ne var bunda herkeste az biraz olur. İşte orada bitmiyor. Ben dil öğrenen biriyim. Çin'de bu kulak problemime göre çok çok iyi derecelere gelmiş biri olarak diyorum eğer arızalı olmasaydı kim bilir hangi standartlarda olurdum. Şimdi İngilizcenin anasını ağlatmış olmam lazımdı ama zihnim canavar gibi konuşmam kedi yavrusu yok böyle bir şey. Yazıda sınavlarda B2 konuşma A2 arkadaş bu kadar olamaz sıkıntı ilerleyen yaşlarda iyice büyümüş.
Müzik dinleyemiyorum uzun süre arka sesler asla dinleyemiyorum, televizyon açık kalsın iş yapayım hemen kapanır. Acayip yoruluyor zihnim. Müzik dinleyemedigim gibi ritim duygum hiç yok. Müziğe uygun dans edemem. Şarkı sözü ezberleyemem şarkı söyleyemem çok sevmeme rağmen. Ses tonum çok güzel ama sesle ilgili hiç bir şey yapamıyorum. Yabancı dil öğrenmek demek taklit demek ritim demek ahenk demek. Her dilin kendine göre bir ses kullanım şekli var. Dilin matematiğini çözüyorum kitap üstünde herşey tamam ama konuşmaya gelince taaak hatlar kesiliyor.
Bu arızayı yıllar içinde farketmiş ama o kadar acının içinde ona vakit ayiramiyordum öncelikli problemlerim vardı. Zihim ele geçirmiş kontrolü ruhum firardaydi.
Kendimi sözlü ifadede zorlanınca, ve karşı tarafında ses tonundaki değişimleri farkedemeyince, İngilterede zerre İngiliz aksanı kullanamayinca, artık bu işe el atmanın vakti gelmişti.veee artık bir ay sürecek bu eğitime iki gün önce başlamış bulunuyorum.
Aktif dinleme vs. Diyorlar buna literatürde tabi herşeyi geliştirebilirsin üzerinde çalışman önemli. Fakat bu biraz da terapik bir durum. Neden zihin bir anda şarteli indiriyor? Bunları çözmek lazım.
Yanlizlik diye bir kitap okumaya başladım. Önce sessiz bir bölüm sonra sesli bir bölüm sonra özet çıkaracağım. Off sesli okuma kısmı benim için çok zor ses geliyor ama okuduğumu anlamıyorum işte. Neyse işte bakalım yüzde kaçını anlıyorum testi. Stresliyim biraz. Yapmadığım işlem kalmadı ama bu benim hayat kalitemi inanılmaz bir seviyeye taşıyacak bir mihenk taşı. Yaşadığım ülke itibariyle ve iş bulma konusunda kazanacağım öz güven konusunda beni bayağı omuzlayacak bir durum.
Allah'ım inşallah çok çok güzel olur.
Şimdiye kadar olanları bile hayal edememiştim bundan sonra olacakları sadece yaşamak istiyorum.
Çok heyecanlı ve mutluyum.
Sevgiyle aşk ile ses ile kalın efendim...
