16 Eylül 2024, Pazartesi
saat: 19:17


Gıyabında bile konuşmuyorum güncem, hayrola, küs müyüz.

Bir arayı kapatalım, geçen yıl ne olmuştu diyince bir ajandam yok ki bakayım, yine yolum sana düşüyor.

Neler neler olmadı güncem, biliyorsun. Her şey stabil. Freud ve Jung arasından Jung'a kanım daha kaynadığı için dünlerden bahsetmeyeceğim. Dünler ayık ve bazen endişelerle dolu. Bugünler de öyle.

Kendimi uyuşturmadığım bu şimdilerde, gamsız zihnim ilk kez kaygıyla tanışıyor. Kaygı artçı bir deprem gibi şöyle bir yokluyor. Bir anda felaketler kopuyor. Felaketler kopar kopmaz zihnimde bir iğneye dönüyor. İğne, akapunktur gibi kalbime yakın bir yere saplanıp kalıyor.
Nefesimi daraltıyor. İnanır mısın ölüm gibi bir şey oluyor ama ama ama kimse ölmüyor.

Sonra bekliyorum. Nefes alıyorum ve o iğnenin neden o an battığını anlamaya çalışıyorum. Bazen bir elma yerken gözyaşlarına boğuluyorum. Bazen yaşama, o'na şükürler ederken ağlıyorum. Ben artık adam gibi ağlıyorum güncem.

Öfkem başka bir yere gitti. Öfkesiz bir Ceylanla ilk kez tanışıyorum. Bazen iğne gözlerime batıyor. Yine de ben burdayım diyorum Ceylan 1. Ben burdayım. İçeriden çocuklardan biri menemen istiyor. Ağlamayı soğana yedirip domatesi rendeliyorum. Aslında menemen soğansız olur diyor Ceylan 2.
El ele tutuşup dans etmesek de barış içinde menemeni bitirene kadar bu ikilemi bir tarafa bırakıyoruz.

Geçmişe bakarken UV filtrelerimi takıyorum. Bakarken kafamı sallayıp cringe anlara değiyorum. Omzuma dokunup "ya kimse hatırlamıyordur" diyorum.
Havalimanlarından geçerken çocuk bezlerine her türlü maddeyi saklamadan geçtiğim için durdurulmak, aranmak ve takdir edilmek istiyorum.
Havalimanı bir pankartla "temiiiiiz" diye bağırsın istiyorum.

Gölgemi büyüttüğüm bu 23 yılda, ışığa çarpmaktan kaçmıyorum.

Ya büyük büyük konuştum. Aslında pek de bir şey yok, işsiz falanım. Bazen Müge Anlıyı bazen Esra Erol'u, çoğu zaman da ikisini iki ayrı bilgisayardan açıp kulaklarımı sikiyorum.

Ama bir transition içinde, aklı selamette, saçları kulaklarının arkasında, ben Ceylan diyorum. Ben bir bağımlıyım. Bağlaç olarak.





istanbul