07 Kasım 2024, Perşembe
saat: 18:57


Profesyonel bir ayık'ın hiç de ilginç olmayan anları güncem, biliyorsun.

Bir o tarafa kayıyor gönlüm bir bu tarafa. Arada hiç hareket etmeden duruyorum.

Hareketlerim youtube'a basma ve basmama olarak ikiye ayrılıyor. Like ettiklerimin hepsi içerik, like etmediklerimden kopmak zorundayım. Like etmemek zorundayım.

Torbacılar birleşip nerde bu diyorlar, nereye girmişse çıkarın bulun bunu. Kara market yerlerde diyorlar. Bu kadarı da olmaz diyorlar. Torbacılar kafamda Türkçedir.
Ama aslında arnavutlardır, nijeryalıdır, bulgardır.

Ey personam, seni castenada kitaplarına sarıp bir tuvaletin klozetine attım. Seni ne de güzel eylemiştim, sen beni ne eğlendirmiştin personam. personaların kuzusu. Siktim belamızı, kusura bakmıyorsun di mi canım?

Umudumuz vardı.
Hayatta toplantılardaki 5 dakikamız yoktu belki ama bir gelecek planımız vardı.

yaptığımız her şeyde keyif vardı. Keyfi geri verip, hayatı hayatın gerçekleri sikine sürdüm personam.

Düşündüğün hiçbir şeyi yapmamakla vakit geçer mi, işte öyle geçiyor.

Ey zaman, seni de şaşırtıyorum değil mi, günler 30 küsür saatler, dakikalar yeni dökülmüş bir asfalta yapışıyor gibi hareketsiz.

Gel artık Godot, görmez misin ıstıraptan bile imtina eden bu donmuş kütlemi.






istanbul