02 Ağustos 2025, Cumartesi
![]() saat: 04:08
![]() ve evet, kendimi çemberin dışına attım. Bodrum da ev tuttum. Hala şoktayım, eşyalarımı topluyorum birkaç gündür. Yeni eşyalar alıyorum, rengarenk bir ev kuruyorum. Çünkü artık renkler taşıyor içimden. Tuhaf bir hallerdeyim. Kendime hiç bu kadar yakın, kendime karşı hiç bu kadar sevecen hissetmemiştim. sanki tick atılması gereken bir şey vardı ve o oldu. Sanki tamam oldu.. Gözümü açtığımda kos adasına bakıyor olacağım. 17 yaşından beri ayaklarımın altı patlayana kadar çalışıp, türlü türlü haksızlığa susup, kendimi ifade etme güçlüğü yaşadığım onca sayısız düşmanlığın sonunda ilk defa kendi istediğim bir şeyi yaptım. Kışını göreceğim sonunda Bodrum'un. Nasıl geçiyor oralarda günler, dostluklar, sohbetler.. Belli mi olur hayat, bir bakmışsın temelli ordayım :) Denemek istedim ve telefonda yapılan bir gece yarısı konuşmasında "ne bekliyorsun 70 yaşında bastonla denize inip, keşke daha erken gelseymişiz buralara demeyi mi?" dedi. İmkanlar el vermiyordu aslında o dönem, ben uyanınca ama bir mucize oldu. Hala olmaya da devam ediyor :)) Artık benim sıram mı geldi be hayat? Bugün 35 yıllık arkadaşımla heyecanımı paylaşırken dedi ki "bu kadar yaşadığın kötü şeyin sonunda bu mükafatın da olmasın mı? mutlu olmayı en çok sen hakediyorsun" dedi.. Hayat lütfen ben ve çocuklarım ve bütünnn ama bütünnn sevdiklerim çiçek açalım, öyle de yaşlanalım be.. Mutluluğu iliklerime kadar hissediyorum. Şükrediyorum. Sanki her şey tam olması gerektiği gibi.. Hiçbir şeyin fazlasında gözüm yok, bu bile çok şahane. Ülke konularına girmek istemiyorum, yangınlarla beraber içimdeki o küçücük umut ışığı da söndü. Beni daha da oralara iten ve bu kararın doğru olduğunu hissettiren şey.. değiştiremiyorsam dönüşeceğim.. ben bunu çok iyi öğrendim. öğrenmedim mi sence de? | ||
|